30 Nisan 2009 Perşembe

Altan ERBULAK’ı anarken:-"iyi insanlar, hep hatırlatır kendini; sonsuzluğa göçseler de..."/sevdakâr çelik_"

"O İYİ İNSANLAR,
O GÜZEL ATLARA BİNDİLER
VE ÇEKİP GİTTİLER" (Yaşar Kemal)

. Gani gönüllü sevgili Altan ERBULAK’ı, onu tanıyan herkes gibi biz de pek sevmişiz. Bu sevgi ve ilginin sonucu olarak; ona dair kitapları / karikatürlerini, fotograflarını edinmişiz; gazete-dergi yazılarını kesip saklamışız... gün gelip, yeniden bakmak; dost ve ahbaplarımızla, çocuklarımızla paylaşmak için...
***
İşte böylesine bir düşünceyle arşivimizde tuttuğumuz gazete kesiğindeki bir yazıyı, siz sevgili dostlarla paylaşmak da varmış...
****** O gün "taze bir haber gibi"ydi, arşivimizde özenle sakladığımız bu yazı... Lakin şimdi, bir ANI...
*
Sevgi ARGUN’un 2o.o8.1983 tarihli röportajında, bakınız neler anlatmış Altan ERBULAK ustamız...
.............................. sevdakâr çelik

"Olmadık şeye gülerim”
"Herkes gibi ben de bazen gülünecek şeye gülmem en olmadık şeye gülerim, yeter ki neşeli olayım. Genelde insanlar insanlara gülerler, onların davranışları kendi başına gelmediği için güldürme vasıtası olur.
BİR FIKRA
Genç bir adam falcıya gitmiş.
Falcı;"-Size çok kötü haberlerim var. Çünkü, 42 yaşına kadar sefalet içinde yaşayacaksınız" demiş.
Adam merakla: '
"-Ya sonra.?" diye sorunca, Falcı;
"-Hiç... Sonra alışacaksınız..." diye cevap vermiş.

BEĞENDİĞİ
KOMEDYENLER
Alec Guinnes, Darıny Cey, Buster Keaton, Şarlo...
BEĞENDİĞİ
FİLMLER
"Kadın Katilleri", "Kralın Soytarısı", Şarlo'nun tüm filmleri.
UNUTAMADIĞI
OLAY
"Basın kartımı yeni almıştım. Yaşım henüz 19... Çok da genç gösteriyorum, çocuk gibi görüyorlar beni. İnönü Stadı'na maça gideceğim. Malûm basın tribününe gideceğim, yalnız kapıdaki adamın beni görünüşüme bakıp içeri sokmamasından korkuyorum.
Kapıya geldim cesaretim iyice yıkıldı. "Bu adam beni almayacak" dedim kendi kendime, beynimde bir ışık çaktı. Hemen, ilk ve son kez bastırdığım kartvizitimi çıkardım cebimden; arkasına, stadın o zamanki müdürü Şazi Bey'e bir not yazdım:
"Şazi beyciğim, gelen çocuk arkadaşımın oğludur, ilgilerinizi rica ediyorum" ve bir de Altan Erbulak diye imza attım.
Adama kartı uzattım, baktı baktı;
"-Yok oğlum olmaz, bu kadar basit mesele için ben Şazi Bey'i rahatsız edemem. Ama madem koskoca Altan Erbulak'tan kart getirmişsin geç içeri.!." dedi ve ben kendi kartımla kendimi maça soktum."
BATIL
İNANÇLARI
"Ufak tefek inançlarım vardır. Ama bunlar inançtan ziyade gelenekselleşmiş, aileden gelen hareketler. Mesela kulağı çekip tahtaya vurmak gibi... Bir şey olacağına inandığımdan değil, gayrı ihtiyari yaptığım hareket bu. Gece tırnak kesmem, gece ıslık çalmam. Makası birinden alırken veya birine verirken tükürür veririm. Bunun gibi; olsa da olmasa da bir şey ifade etmez, alışkanlığımdan yaptığım hareketler.
“KOMEDYEN NEDİR,
NASIL OLUNUR?
"Komedyen insan, toplumun eksik taraflarını öğrenip yine onlara, yani halka anlatan kişidir. Komedyen gülmek için bir araçtır. Toplumun görüp de yansıtamadığı, düşünüp söyleyemediği hareketi, sözü; komedyenden gördüğü veya duyduğu zaman, önceden bildiği için güler. İyi veya kötü komedyen burada ortaya çıkar. Tıpkı bir bestekâr gibi... Bestekâr nasıl ki doğada var olan sesleri bir ahenk içinde tekrar veriyorsa, komedyen de aynı şeyi yapar.”
* *arşiv_mizahveşiir /ilk yayım-17.o8.2oo7

Hiç yorum yok: