Nasrettin Hoca, koca bi ağacın altında namaz kılmakta; ağaçta saklanan biri de onu izlemektedir.
Namazını bitiren Hoca, namazının kabul olması için dua etmeye başlamış.
-Allahım sen namazımı kabul et.!
Ağaçtaki adam:
-Etmem! diye karşılık vermiş.
Gaipten gelen bu sesin şaşkınlığıyla, sözlerini tekrarlamış Hoca:
-Allahım sen kıldığım namazı kabul eyle.!.
-Etmem.!.
Hoca’nın şaşkınlığı iyice artmış, ama yine de;
-Namazımı kabul eyle yarabbi! demiş.
Ağaçtaki adam yeniden; "-Etmeeem!." deyince Hoca sinirlenmiş:
-Etmezsen etme.! Zaten abdestsiz kılmıştım.
*-*ŞEYTAN NE YER?
Hoca o aralar paraya sıkışmıştır.
Bir vatandaş gelip Hoca´ya:
"Şeytan nerede yaşar?" biçiminde bir soru sorar..
Hoca bu konuda söz söylemekte zorlanır, ama vatandaşı yanıtsız bırakmanın da hoş kaçmayacağını bilir. Kem küm ederek de olsa soruya karşılık verir.
Adam hem densiz, hem pişkindir; giderek Hoca’yı daha fazla soru yağmuruna tutar. Yeni bir soruyla Hoca’yı sıkıştırmaya kalkışır:: "-Hocam peki şeytan ne yer?" diye sorar.
Sazdan sözden anlamayan bu ukala herife Hoca’nın yanıtı gecikmez:
"-Eğer benim gibi parası yoksa, zıkkımın kökünü yer.!"
-*-*-
TAVANI NE ZAMAN YAPTIN?.
Tüccar arkadaşı Nasrettin Hoca'nın evine konuk olmuş. Kıymetli konuğuna mantı ikramında bulunmuş Hoca... Arkadaşı da sabırsız mı sabırsızmış. Tepsi sofraya konar konmaz kaşığı daldırıp, mantıyı hemen ağzına atınca boğazı yanmış. Boğazının yandığını belli etmemek için de başını tavana doğru dikmiş. Bir süre sonra yanmanın etkisi geçmiş, ama başını tavandan indirmeyip sormuş:
-Hocam bu tavanı ne zaman yaptınız?.
Yüzündeki o sevimli tebessümüyle karşılık vermiş Hoca,
-Boğazıma ateş düştüğü zaman...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder