emmi kızından emmi oğluna pulsuz mektuplar 
..... Benim Gıymatlı Emmim Oğlu,
..... Benim Gıymatlı Emmim Oğlu,
Mektubuma başlamadan önce mahsus selam ider, seni hasiretle gucaklarım. Nassın, eyi misin? Eyi olmanı
böyük Allah’mdan niyaz iderim.
Sen de beni sorcek olursan eyiyim işte ne ossun.!..Yolladığın resimlerine bakıyom , gendimi avutuyom işte…
Elimden başka bi şey gelmeyo…Yastığımın altına goydum hepiciğini. Hasret çektikçe öpüp gohluyom…
“Eyi ki örgendim yazmayı Emmi Oğlu…Gendim yazınca daha bi gözel oluyomuş… Şinci Hatça Gız
olseydi gene gızdırırdı beni, gülüverirdi deyverdiklerime..ne gader de ossa utanıyodum işte...”
“Ne ciger canlı bu Emmi Oğlu” deyom gendi gendime…”Heç gimseyi unutmayo..”
Anlatıverem hepiciğini…Şinci; Gara Memmedin güççük oğlu Musa, İbişin Ömer, Bekir Emmi’nin Üseyini…
asgerden gelivedi hepiciği can sağlıyınan şükür… dügün bayram guruldu göyün orta yerine sankim… sevinçden ağlaştı herkes…
(...) Sonacığıma:
Fadime Nine’nin oğlu hanı şehere okumaya gettiydi ya, sen de yedi ben deyem on!... Galdırım möhendisi olmuş
deyolar.. dimekki ondan b’öle çok getmiş!..
Göyünü çoh bi özlemiş de bi yere gitmeyecemiş gari… Göyün goyunlarını güdüyo şinci..
Döndü Hala’yı dirsen o da goşturuyo bağ bahçeynen…Hatça Gız okulu bitirdi deye ağzı gulaklarına varıyo…
Şeherde bacısının yanında galacakmış hemşeri olmak için…
“Hatça Gız’a da ne yakışır emme beyaz önlükler!.. Gayrı Döndü Hala’nın yanına heç varılmaz!..”
Gülana’nın oğlu İsmayıl ayağını gırdıydı ya, şinci eyileşti…Goltuk deyneklerini hatıra ossun deye sahlayacamış…
“Gala gala koltuk değne’i mi galmış sahlayacak” deye gülüştük anamla…
Ha bi de göyün bütün cücüklerine gıran girdi…gırıldı hepiciği, telef oldu…
Göye gelmiş gibi olmuşsundur şinci habarları alınca biliyom…Hayal da gurmuşsundur yastığa başını goyduğunda…
Eyi eyi…Herkez eyi…
“Gendine eyi bak ben gelene gader” demişsin ya gıymatlı mektubunda, bi sevindim bi sevindim!.. ağna işte!..
Bi de türkü yollamışsın… Ben de mani yollayam sana…
Bahçelerde öter bülbül
Su akar gürül gürül
Ben sana mani yazam
Sen uzaktan bana gül
Ayrılık zamanı geldi Emmi Oğlu…Biliyon heç dayanamam!.. Öö’lee çok yazmak geliyo ki içimden!…
İstiyom ki heeeç ayrılmayam!..Ö’ölee yazam!. Yazarkene sesini duyom gibi geliyo bağa, inan ossun!...
Hadi gal sağlıcakla… Sen de gendine eyi bakasın…Hasiretle gucaklıyom seni gıymatlı Emmi Oğlu…
Not: Kestane kebap, acele cevap beklerim.
............ Emmi Gızı…
böyük Allah’mdan niyaz iderim.
Sen de beni sorcek olursan eyiyim işte ne ossun.!..Yolladığın resimlerine bakıyom , gendimi avutuyom işte…
Elimden başka bi şey gelmeyo…Yastığımın altına goydum hepiciğini. Hasret çektikçe öpüp gohluyom…
“Eyi ki örgendim yazmayı Emmi Oğlu…Gendim yazınca daha bi gözel oluyomuş… Şinci Hatça Gız
olseydi gene gızdırırdı beni, gülüverirdi deyverdiklerime..ne gader de ossa utanıyodum işte...”
.
Köydeki hısım akrabayı, gonu gomşuyu tek tek sormuşsun, ne ediyler deye..
“Ne ciger canlı bu Emmi Oğlu” deyom gendi gendime…”Heç gimseyi unutmayo..”Anlatıverem hepiciğini…Şinci; Gara Memmedin güççük oğlu Musa, İbişin Ömer, Bekir Emmi’nin Üseyini…
asgerden gelivedi hepiciği can sağlıyınan şükür… dügün bayram guruldu göyün orta yerine sankim… sevinçden ağlaştı herkes…
(...) Sonacığıma:
Fadime Nine’nin oğlu hanı şehere okumaya gettiydi ya, sen de yedi ben deyem on!... Galdırım möhendisi olmuş
deyolar.. dimekki ondan b’öle çok getmiş!..
Göyünü çoh bi özlemiş de bi yere gitmeyecemiş gari… Göyün goyunlarını güdüyo şinci..
Döndü Hala’yı dirsen o da goşturuyo bağ bahçeynen…Hatça Gız okulu bitirdi deye ağzı gulaklarına varıyo…
Şeherde bacısının yanında galacakmış hemşeri olmak için…
“Hatça Gız’a da ne yakışır emme beyaz önlükler!.. Gayrı Döndü Hala’nın yanına heç varılmaz!..”
Gülana’nın oğlu İsmayıl ayağını gırdıydı ya, şinci eyileşti…Goltuk deyneklerini hatıra ossun deye sahlayacamış…
“Gala gala koltuk değne’i mi galmış sahlayacak” deye gülüştük anamla…
Ha bi de göyün bütün cücüklerine gıran girdi…gırıldı hepiciği, telef oldu…
Göye gelmiş gibi olmuşsundur şinci habarları alınca biliyom…Hayal da gurmuşsundur yastığa başını goyduğunda…
Eyi eyi…Herkez eyi…
“Gendine eyi bak ben gelene gader” demişsin ya gıymatlı mektubunda, bi sevindim bi sevindim!.. ağna işte!..
Bi de türkü yollamışsın… Ben de mani yollayam sana…
Bahçelerde öter bülbül
Su akar gürül gürül
Ben sana mani yazam
Sen uzaktan bana gül
Ayrılık zamanı geldi Emmi Oğlu…Biliyon heç dayanamam!.. Öö’lee çok yazmak geliyo ki içimden!…
İstiyom ki heeeç ayrılmayam!..Ö’ölee yazam!. Yazarkene sesini duyom gibi geliyo bağa, inan ossun!...
Hadi gal sağlıcakla… Sen de gendine eyi bakasın…Hasiretle gucaklıyom seni gıymatlı Emmi Oğlu…
Not: Kestane kebap, acele cevap beklerim.
............ Emmi Gızı…
ileti_03Temmuz2o1o-
TELİF HAKLARI / "Bu Blog İnternet sitesindeki eserlerin, 05.12.1951 tarih ve 5846 sayılı FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU uyarınca eserden kaynaklanan mali ve manevi hakları eser sahiplerine aittir, izinsiz kullanılamaz." />>devam
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder