25 Aralık 2015 Cuma

Eğitimci_Şair Ferda Balkaya ÇETİN'den, Sevdakâr ÇELİK'in "HOŞÇA KAL İSTANBUL" adlı yapıtına dair...

İçimde geniş yankılar uyandıran Hoşça Kal İstanbul,
 Yazar Sevdakâr Çelik’in, “Dünyanın tüm enstrümanlarının  toplandığı, devasa bir orkestradır. tanımına denk düşen müzikler yayıyordu etrafa, sayfalarını her çevirişimde…
Evet evet!..
İstanbul’un sihirli bir sesi vardı diğer kentlerinkine benzemeyen.
Bu ses;
 Muhlis’in muhabbet kuşunun kanat çırpışlarıydı.
Necati’nin şakalarıydı.
Abbas Emmi’nin derinlikli sözleriydi.
Bora’nın mahcubiyeti, saygısı, bilgeliğiydi.
Burhan’ın sazı, sözü, şiiriydi.
İlhan’ın insanlıklı halleriydi.
Duvar dibindeki pejmürde kılıklı adamın sessiz çığlığıydı.
Pastanecinin umursamazlığı, bencilliği, öfkesiydi.
Dr. Cengiz Kılıç’ın pırlanta yüreği, şaşırtıcı enerjisiydi.
Dilaver’in içtenlikli çay ikramıydı.
Koral’ın güleç yüzüydü.
Dostluktu, insanlıktı.
Vicdandı, merhametti.
Duyarlılıktı.
Yitirilmeyen değerlerdi.
Melodiydi, renkti, ahenkti, özlemdi.

İstanbul beni çağırıyordu!..

Tanımadığımız insanların dünyalarına ve ufuklarına tanık olmak, onların gözlerinden İstanbul’a bakmak  hüzünlü bir o kadar da heyecan verici.
Çünkü hepsinin diğerine benzemeyen apayrı bir hikâyesi vardı, tüm insanların olduğu gibi…

“Eğer gönülden dinlersek, sıradan gibi duran sözlerde de derinlikler hissederiz!”

Birbirine gitgide yabancılaşan insanların vurdum duymazlığına, yok edilen doğanın can çekişine, kirliliğin geldiği  boyuta ustalıkla ve incelikle dikkat çeken yazar Sevdâkar Çelik,
İstanbul’un binbir yüzünü de çarpıcı tanımlamalarla  belleğimize yerleştiriyor.
  Her şeye rağmen insanlıklarını, dostluklarını, değerlerini yitirmeyen o güzel beş insanın buluştuğu İstanbul’u solumak, farklı bir duygu yoğunluğu yaşattı bende.
 Tek hayalleri,
 Bir gün Hoşça Kal İstanbul” diyebilmekti…

Yazarın; eğitimci, şair ve  mizah yanını da eserin bütününde hissetmek mümkün.
 Öğrendiklerimizle daha aydınlık bakabilmeyi öğreten bir içtenlik, bir insan sevgisi ve anlayışın hakim  olduğu "Hoşça Kal İstanbul”a / " HOŞÇA KAL" diyebilmek için,
 Ya kitabı okumanız ya da İstanbul'da olmanız gerekir!..

Ferda Balkaya Çetin
10 Mayıs 2011

Hiç yorum yok: